Işkın Peşinde
Filiz, sürgün, cımbar, çıvgın, şıvgın eşkin ve ışkın nerdeyse hepsi aynı anlama gelen kelimeler. Bölgede yaygın kullanımı ışkın olan baharın yeni gelen dalları. Bahar öyle bir dönem ki bu zamanda bazı ot, sebze ve meyveyle yapılan yemekleri yaptın yaptın yoksa başka bahara kalır. Bunlardan biri de menengiç- sakızlık ışkınları. Bundan önceki baharlarda yumurtalı kavurması ardından turşusuyla tanışmıştım menengiç sürgünün reçineli tadıyla. Bu bahar da kaçırmak olmaz deyip yola çıktık. Burası başlangıç da olabilir bitiş de Kapıkaya kanyonu için; Kanyona bahar gelmiş yavaştan eriyen Toros karının suyu çağıldamaya başlamış. Buz gibi akan sullar ve ısınan toprak ürünlerini vermeye başlamış. Yeşil incir reçelinin zamanı geçmiş bile dedirtiyor. Birbirinden güzel bahar çiçekleri ve altın otu sıra sıra dizilmiş bizleri bekliyor. Bekleyen sadece onlar değil. Bir de bu dağların taşların gerçek sahiplari var. Sıcacık güneşin altında buralar onların. Hep kara kara meyvelerini
Pazar Çoşkusu- Kanal boyu pazarı
Pazarın pazarı Sırtımda yük çantam, kafamda neler yaparımla yol beni Adana’nın en ekonomik nerdeyse en büyük pazarına getirdi Havanın bulutlu olmasına rağmen pazar bir o kadar renkli ve kalabalıktı. Sebzeler meyveler sonbaharın en verimli haliyle tezgahlara dizilmişler alıcısını bekliyordu. Hepsini severek birini diğerine tercih etmeksizin aralarında gezmek. İşte ” pazar çoşkusu ” budur. Ayrılabilene aşk olsun. Haydi takalım sepeti kolumuza… Kışın en sevilenlerinden ve şimdinin bol meyvesi ağlayan narla ve onun gülen arkadaşıyla başlayalım. İşte en sevdiğim elmalardan mayhoş, Ya şu güzelim Malatya armuduna ne demeli yanına da tatlanmaya çalışan misler gibi kokan portakal… Bu günlerin en güzel- bölgenin- reçine kokulu kıymetli meyvesi hambelez Muşmulasız bir kış nasıl geçer. Bu mevsimin en güzel tarafı meyvelerin tazesini bulamıyorsan kurusu var. Bu güzel belbeni cevizsiz yemek olur mu? Ya benim mitolojik güzellerime ne demeli Kış iğdesiz geçer mi Şifa niyetine…Pekmez. Kuru diye diye yaz boyu kuruttuğumuz
Çitlembik kavurması
Çitlembik Kavurması tarifi Çitlembik Kavurması nasıl yapılır? Menengiç, sakızlık, bıttım, çedene, çitlembik… Faydaları saymakla bitmeyen menengiç, kendine özgü kokusu ve lezzetli sürgünleriyle yurdumuzda daha çok sıcak olan bölgelerde yetişir. Meyveleri kahve ve çerez olarak tüketildiği gibi sabunu da yapılabilen çitlembik ağacı Antep fıstığının da yabanisidir. Aşılanan menengiçler fıstık ağacı gibi meyve vermeye başlarlar. Baharda sürgünleri toplanıp turşusu yapılabilen menengiç, kavrulup yenebiliyor. Menengiç sürgünlerini daha sonra kullanmak( turşu değil)- kavurmasını yapmak için saklamak isterseniz. Sürgünler temizlenip yıkanır ve kaynayan suda diriliği geçmeyecek şekilde haşlanır süzülür. Aynı sürgünler bir kez daha, kaynatılan taze suda haşlanır ve soğuk suya alınıp şoklanır. Sürgünler iyice süzdürülüp buzdolabı poşetlerine alınır ve dondurulur. Malzemeler 1 demet çitlembik 1 orta boy soğan 1- 2 yumurta Karabiber Kırmız pul biber- acı Tuz 1/ 2 Türk kahvesi fincanı zeytinyağı Yapılışı Çitlembik çözülmesi için bir süre önceden buzluktan çıkarılır. Soğan soyulur ve yıkanır. İncecik kıyılır. Uygun bir tavaya alınan yağ ısıtılır










Son Yorumlar