Kirazli Clafoutis

17.07.2012 | Kategori : Tartlar, Tatlılar

Kirazli Clafoutis tarifi

Kirazli Clafoutis nasıl yapılır?

Dünya mutfaklarına bakınca,  kiraz deyince ilk akla gelen bir tatlı var. Clafoutis.  Meyveli omlete benzeyen, pişerken kirazların meyve suyu sayesinde biraz yumuşak, keke benzemeyen ve  kendine özgü bir dokusu olan ikram…

Ilık yenmesi önerilir.

kirazlıclafouties

 

Malzemeler

3 yumurta

1 su bardağı süt

¼ su bardağı krema

2/3 su bardağı toz şeker

3 su bardağı kiraz (yıkanmış ve kurutulmuş- çekirdeklerini de çıkarttım)

½ su bardağı un

¼ su bardağı badem unu

Tuz (bir fiske)

1 çay kaşığı badem esansı

Yapılışı

Kirazları yıkayıp bir mutfak havlusunun üzerine serin. Saplarını sakın atmayın.(yakında çayını yapacağız?) Çekirdeklerini çıkartabilirsiniz.

Karıştırma kabında yumurtalar, un, süt, krema, badem unu, şeker,badem esansı ve tuz bir araya getirilir. Mikserle malzemelerin hepsi karışana kadar birkaç dakika çırpılır.

Büyük ya da küçük tart kapları yağlanır. İçine temizlenmiş kirazlar dizilir ve üzerine hazırladığımız karışım bir parmak kalasıya kadar doldurulur.

175 derece fırında yaklaşık 30 dakika pişirilir. Kürdan testinden geçtikten sonra fırından çıkartılır.

Yanında güzel bir Türk kahvesi ile ılık servis edilir.

Afiyet olsun.

Not: Clafoutis için yazmadan geçemeyeceğim bir nokta; çoktandır görüp ilk defa yaptığım bu tatlı beni çok mutlu etmedi.

Bu Yazı İçin Şuana Kadar : 14 Yorum Yapıldı.. Görüntülemek İçin Buraya Tıklayın

Benzer Yazılar

Benzer Yazılar

Etli patlıcan dolması- Adana usulü

Etli patlıcan dolması- Adana usulü tarifi

Etli patlıcan dolması- Adana usulü nasıl yapılır?

Öğünlerimizde patlıcan zamanını iyice hissediyoruz. Güzelim patlıcanlardan lezzetli soğuk ve sıcak yemeklere ağırlık veriyorum.

Adana’da patlıcanın etli dolması da pek bir meşhurdur. Sevgili Tijen hanımın programı için patlıcan kurusundan yaptığımız bu yemeği şimdi de tazesinden yaptık. Yemeğin aşçısı Sevgi hanımdı… Ben ise yanında fotoğraf çektim, patlıcanın başını kestim, pirinç yıkadım ve doldurmaya yardım ettim, bir de yemeğe…

Bir gün önceden dalından koparılıp getirilen patlıcanlar tazeliğini kaybetmeden ertesi gün soframızdaydı. Biz yaklaşık 50 patlıcandan yaptık ve yemek sonunda nerdeyse tencerede hiç kalmamıştı.

Malzemeler

50 adet patlıcan (Adana- dolmalık)

750 gr koyun kıyması (buraya göre bu  yemeğin olmazsa olmazı koyun kıyması ve içinde mutlaka bir miktar da kuyruk yağı olacak- 100 gr kadar kullandık. Kıyma, mümkünse bıçak kıyması olabilir ya da iri gözden tek çekilecek)

1 su bardağı haşlanmış nohut( kabuklarını çıkartırsanız daha iyi olur)

Pirinç (Baldo olması gerekmez ve her patlıcan için 1 yada 2 çay kaşığı yeterli)

5 adet domates( kabukları soyulmuş, küp şeklinde doğranmış)

Karabiber

Pul biber

1 yemek kaşığı biber salçası (acısı çok yakışıyor)

Tuz

1/3 çay bardağı nar ekşisi, sumak ekşisi, turunç ekşisi, limon suyu hiçbiri yoksa limontuzu

1 Türk kahvesi fincanı zeytinyağı

Sos malzemesi

8-10 diş sarımsak

1 yemek kaşığı kuru nane

1/3 çay bardağı ekşi

Dolma taşı veya tencereye uygun bir porselen tabak- dolmanın üzerine

Yapılışı

Patlıcanlar yıkanır ve soyulmadan içleri oyulur. Çok etli bırakmamaya dikkat edilmesi gerekmektedir. Üzerine bolca tuz dökülür ve bol suyun altında içi dışı güzelce yıkanır. Ters çevirip suyunun akması sağlanır.

Uygun bir tabakta kıyma, pirinç, biber salçası, domates, nohut, baharatlar ve tuz bir araya getirilip güzelce karıştırılır. Üzerine ekşisi ve zeytinyağının yarısı da ilave edilip tekrar karıştırılır.

Suları süzülen patlıcanlara fazla bastırmadan üst kısmında bir kısım boşluk kalasıya doldurulur.

Doldurma işlemi bitince patlıcanları oyarken çıkan başı veya için üst kalın kısmı kapak diye kapatılır ve tencereye yatay gelecek şekilde dizilir.

Üzerine dolma taşını koyup, kalan zeytinyağı ve üzerini çok fazla örtmeyecek kadar su karıştırıp uygun bir noktadan tencereye dökülür ve kaynayana kadar harlı sonrasında kısık ateşte suyunu kontrol ederek pişirilir.

Patlıcanlar pişerken sos için; sarımsaklar az tuz ilavesiyle krema gibi olana kadar dövülür, abartıya kaçmadan ekşisi ve nane kurusu ilave edilip hazırlanır.

Patlıcanlar pişip de ocağı kapatmadan hazırlanan ekşi sos tencereden alınan bir miktar yemek suyu ile karıştırılır ve yemeğin üzerine gezdirilir.

Bir tıklatıp ocağın altı kapatılıp tencere de üzerine alınır. Bu aşamada pişmeyi nerdeyse tamamen durdurmak için tenceredeki yemek suyu uygun bir kâseye alınır. Servis yapılacağı zaman yeniden tencereye döküp ısıtılabilir.

Bu yemeğin keyfi pişirilip fazla bekletmeden yanında pide- lavaş ve sarımsaklı domates salatası ve cacıkla üfleye üfleye yenmesidir. O zamanda bizim gibi kaç tane yediğinizi anlamayabilirsiniz. O yüzden biraz dikkat…

Afiyet olsun.

Not: Bu yemeği yaparken yemeğe katılacak bir arkadaşımızın sağlık durumu dikkate alarak iç malzemesinin bir kısmına pirinç yerine yemeklik bulgur ilave ettik. Üzerine de ayırt etmek için yapraktan dolma sarıp, kapattık. Çok beğenildi. Pirinç kullanmaktan kaçınan dolmaseverler için tavsiye edilir.

Sarımsaklı Domates Salatası

Malzemeler

3 adet domates(küp şeklinde )

1 adet yeşil acı biber(incecik kıyılmış)

Sos malzemesi

1 tatlı kaşığı kuru nane

2 diş sarımsak (iyice dövülmüş)

Nar ekşisi

Tuz

Zeytinyağı

Yapılışı

Sebzeler hazırlanıp uygun bir tabakta bir araya getilir.

Nar ekşisi, zeytinyağı, tuz, kuru nane ve sarımsak karıştırılıp üzerine gezdirilir.

Kayık tabağa alıp servis yapılır. Üzerine varsa taze nane de serpilebilir.

Afiyet olsun.

Bu Yazı İçin Şuana Kadar : 18 Yorum Yapıldı.. Görüntülemek İçin Buraya Tıklayın

Benzer Yazılar

Benzer Yazılar

Patlıcanlı bulgur pilavı- Siyez bulguruyla

Patlıcanlı bulgur pilavı tarifi

Patlıcanlı bulgur pilavı nasıl yapılır?

Adana’nın meşhur patlıcanı artık tadının doruğunda sayılır. Tavası ve patlıcanla yapılan diğer yemeklerin yapılabildiği gibi pirinçle yapılan pilavı kadar bulgurla da pilavı çok güzel oluyor.
Pilavı, pazarda bulduğum küçüçük patlıcanları küçültmeden, bütün bırakarak Siyez bulgurunun içinde lokum gibi pişti. Lezzetinin yanında servisi de şık oldu.sayılır. Tavası ve patlıcanla yapılan diğer yemeklerin yapılabildiği gibi pirinçle yapılan pilavı kadar bulgurla da pilavı çok güzel oluyor.

Bu pilavın yanına güzel bir soğan salatası,  bir tas da ayran pek yakışıyor.

Malzemeler

1 su bardağı Siyez bulguru

5- 6 adet küçük patlıcan

2 adet orta boy domates( küp şeklinde kesilmiş)

1 adet kırmızıbiber

1 adet kuru acı biber (isteğe bağlı)

1 adet orta boy soğan (sıçandişi şeklinde kesilmiş)ı

¾ su bardağı zeytinyağı

3-4 diş sarımsak

2 su bardağı sıcak su (pilavı pişirmek için)

Tuz

Karabiber

1 tatlı kaşığı kuru nane

Yapılışı

Patlıcanlar yıkanır, büyüklüğüne göre alacalı veya da fotoğrafta gördüğünüz gibi soyulup ister kuşbaşı ister benim yaptığım gibi bütün olarak bırakılır. Üzerine bir miktar tuz serpilip ovulur ve yıkanır. Suyu iyice sıkılır.

Uygun bir tencereye zeytinyağı ve soğan ilave edilip şeffaflaşana kadar kavrulur. Kavrulan soğanların üzerine sarımsak ve patlıcanlar ilave edilip kavurmaya devam edilir. İyice kavrulan patlıcanların üzerine hazırlanmış domatesler ve kuru acı biber ilave edilip suyunu çekene kadar tencerenin kapağı açık olarak pişirilir. Bulgurla tekrar pişeceği için çok fazla pişirmemeye dikkat edilir.

Hazır olan sebzeli malzemenin üzerine temizlenip yıkanmış ve suyu iyice süzdürülmüş olan bulgur ilave edilip kavrulur. Bu aşamada patlıcanlar tencereden alınır.

Kavrulan bulgurun üzerine patlıcanlar, tuz  ve  sıcak su dökülüp önce orta sonra düşük ateşte pişirilir.

En son aşamada kuru nane ve karabiber ilave edilip üzerine bir kâğıt havlu serilir kapağı kapatılarak dinlendirilir. Karıştırılıp servis yapılır.

Afiyet olsun.

Not: Patlıcanları temizlerken başında bulunan dikenler alınır ve fazla kısımlar soyulur eğer bütün bırakacaksanız başını kesmeyin dağılmasını önler.

Siyez bulguru, insanoğlu göçerlikten yerleşik düzene geçip de ilk bulduğu yabani buğdayı evcilleştirmesiyle elde edilen ilk buğday çeşididir.  Siyez bulgurunun 9000- 10000 yıllık bir geçmişi var.  Şişkinlik yapmayan, bağırsakları çalıştıran bu bulgurun bir diğer önemli özelliği de şeker oranının düşük olmasıdır.

Bu bulgur,  en çok Kastomunu ilimizde  yapılmaktadır.

Bu yemeğe bir yakışan daha var. Tabii ki turşu…

Bu salatayı da kapari ve çilek turşumu,  kalan son enginarlarımı limonlu su ile kıtırlığını geçirmeden haşladım ve hepsini bir araya getirdim. Üzerine de az nar ekşisi, az limon suyu ve birazcık da sızma gezdiriverdim. Dereotunu da incecik kıyıp üzerine serptim.  Çok güzel oldu.

Kendileri karşınızda…

Bu Yazı İçin Şuana Kadar : 12 Yorum Yapıldı.. Görüntülemek İçin Buraya Tıklayın

Benzer Yazılar

Benzer Yazılar

« Önceki sayfaSonraki sayfa »