Tezgahlarda Ne Var?

29.08.2012 | Kategori : Adana, Arşiv, Şifalı Bitkiler, Yerimiz Suyumuz

 

Hint inciri, kaktüs inciri, lab inciri …  Adana’da şimdilerde tezgahları süslüyor.

Yumurta büyüklüğünde, dikenli kabuğu soyularak servis edilen lab incirine ilgi büyük. Neden derseniz bağırsak ve böbreklere iyi geliyor.

Sıcakların biraz olsun azalmadığı bu günlerde  buzlu badem gibi Toroslardan getirilen  buzlarla serinletiliyor. Lab inciri dikenli kabuğu satıcılar tarafından soyulup satılıyor.

Dikenli incir satan seyyar satıcılar Adana sokaklarında gece gündüz dolaşıyor. Sıcaklardan bunalan ve biraz rahatlamak isteyen Adanalılar, ayaküstü ayaklarına kadar gelen bu kıymetli meyveyle ayaküstü serinleyiveriyor.

Benzer Yazılar

Ayvalı Et Yemeği
Ayvalı Et Yemeği
Zeytin Tapas- Benim usül
Zeytin Tapas- Benim usül
Ispanaklı Yumurta
Ispanaklı Yumurta
Edirne usulü Ciğer Tava
Edirne usulü Ciğer Tava

Yorumlar
  1. sibel yüksel Ağustos 30, 2012 10:04

    ben çok severim.harika bir tadı vardır.güzel fotoğraflar için teşekkürler,yapraklı olana bayıldım.sevgiler…

  2. Sare Ağustos 31, 2012 12:32

    Sibel hanımcım, çok teşekkür ederim. Sevgiler.

  3. ssg Ağustos 30, 2012 13:53

    Tanrım, şu incirlerden burada da olsaydı, burada havalar yine ısındı..
    Her günümüzün Zafer şenliği gibi geçmesi ümidiyle.
    Bu blogu takip eden tüm Cumhuriyet kadınlarının 30 Ağustos 1922 Başkumandanlık Meydan Muharebesi’nin 90. Yılını kutlarım! Büyük Atatürk’ün ve silah ardadaşlarının ve muzaffer Türk’ün hatırası önünde minnetle eğilelim ve düşünelim.

  4. Sare Ağustos 31, 2012 12:32

    Selengecım, teşekkür ederim. Bu anlamlı mesajınıza da katılmamak mümkün değil. Aynı duygu ve düşünceyle Atatürk ve silah arkadaşarının önünde saygıyla eğiliyorum.
    Çok öpüyorum, sevgiler.

  5. evatolyesi Eylül 1, 2012 00:13

    artık pazarlarımızda hiç ismini duymadığımız ama bir çok derde deva olan sebze ve meyveler bulmak mümkün ama bunu hiç görmemiştim paylaşım için teşekkürler 🙂

  6. Sare Eylül 1, 2012 08:54

    Sibelcim, teşekkür ederim. Gerçekten yazdığınız gibi birçok yeni kıymetli bitki- sebze ve meyve ile karşılaşıyoruz. Lab inciri ise yurdumuzun nimetlerinden. Ne güzel, değil mi? Sevgiler.

  7. pembe kekik Eylül 1, 2012 13:22

    Ben hint inciri adıyla tanıyorum.Annem çok sever.Lab inciri dendiğini de öğrenmiş oldum.Sevgiler.

  8. Sare Eylül 1, 2012 14:19

    Pembecim, teşekkürler…

  9. seval Eylül 2, 2012 07:30

    Merhaba arkadaşım:)
    Ben hiç yemedim bilmiyorum ama.Sıcak günlerde soğuk soğuk yenilen nefis bir lezzettir mutlaka.
    Değişik yörelerin değişik lezzetlerini bizlerle buluşturduğun için teşekkürler canım.
    Sevgilerimle…

  10. Sare Eylül 2, 2012 21:03

    Sevalc,im, teşekkür ederim. Bu incirin yurdumuzdaki vatanı Ege ve Akdeniz, mevsiminde buralarda olmazsanız karşılaşmayabilirsiniz. Sevgiler.

  11. Özlemaki Eylül 2, 2012 12:44

    Gerçekten çok severim kendilerini hatta bir keresinde arsızlığım tutmuş ve üzerimdeki bikiniyle toplarken, diken içinde kalmıştım =)

  12. Sare Eylül 2, 2012 21:01

    Özlemcim, ah! Bazen böyle terslikler olabiliyor. Biraz önce muhteşem bir geziden döndüm -hemen yayınlamayı düşünüyorum- yol boyunca o kadar çok vardı. Grup gezisi olmasa idi aynı şeyle başıma gelebilirdi. Sevgiler.

  13. AYTOP Eylül 2, 2012 20:08

    Temizlemesi zor Dıye almazdim takı mehmet özün programindaki faydalarını söyleyene kadar hergün birtane yemek gerekiyormuş alıyorum zaman zaman dikenleri batsada::))

  14. Sare Eylül 2, 2012 21:06

    Aytopcum, evet temizlemesi zor. Eğer evde temizlemek zorunda kalırsanız; yapacağınız şey su dolu bir kapta sallayıp birbirine dokundurarak dikenlerinin dökülmesini sağlamak.Mevsiminde bolca yemek lazım. Sevgiler.

  15. Tümay Eylül 3, 2012 16:37

    Amanın ilk defa görüyorum! Çok merak ettim tadını dokusunu. PEk güzel ve lezzetliye benziyor ama:) Afiyet olsun canım:) Bu arada üstteki gez yazını da bir solukta okudum. Buzz gibi sularda yüzenlere bakarken ben dondum:) Harika bir gezi olmuş:)

  16. Sare Eylül 3, 2012 19:02

    Tümaycım, teşekkür ederim. Lab inciri içinde bolca küçük çekirdekleri olan tatlı bir meyve, seveceğiniz sanıyorum. Ah,keşke gönderebilmek mümkün olsa. Sevgiler.

  17. safiye yaşar erdiger Ağustos 4, 2013 23:55

    Valla dikenleri çok fena batıyor..:)yine de çok aranası bir meyve değil.

  18. Sare Ağustos 6, 2013 19:09

    Safiye hanım, evet biraz sıkıntılı ama şifa niyetine…

  19. Filiz Ekim 12, 2013 21:50

    Küçüksaat civarına yürürken ya da Cemal Gürsel’in oralardasındır durursun ve yersin afiyetle bu doyumsuz şifalı nimeti ahh ne canım çekti 🙁

  20. Sare Ekim 13, 2013 00:10

    Harikadır. Hele bir de koca koca kaktüs ağaçlarının üstündeki görüntüsüne bayılırım.

  21. Filiz Kasım 6, 2013 15:59

    Ceyhan İlçesinin köylerinde ağaçlar dolu ve muhteşemdir görüntü hakikaten özellikle Dokuztekne köyünden geçerken … 🙂

  22. Sare Kasım 6, 2013 22:16

    Ne lezzetli yemişler, değil mi Filiz hanım.

  23. Filiz Kasım 6, 2013 16:00

    Ova öyle bir ova ki kaktüslerinden bile yemiş fışkırıyor 🙂

  24. Sare Kasım 6, 2013 22:17

    Hem nasıl bereket! Fasulyeler sarılsınlar diye kurumuş çubuklar dkiyoruz onlar bile yeşeriyor:))
    Sevgiler, Filiz hanım.

  25. Filiz Kasım 7, 2013 19:02

    Harikasınız ellerinize sağlık defaatle 🙂

  26. Sare Kasım 8, 2013 18:17

    Filiz hanım, çok teşekkür ederim.
    Güzel bir haftasonu geçirmenizi dilerim.

Yorumlar

Yorum göndermek istiyorsanız, lütfen aşağıdaki formu doldurunuz.

Adınız (required)
 : 

Email Adresiniz (required)
 : 

Website Adresiniz
 : 

Yorumunuz :